Kadın bedeni yaşam boyunca fizyolojik, hormonal ve yapısal birçok değişime uğrar. Bu değişimlerin bir bölümü doğal süreçlerin sonucudur. Bazı değişimler ise kişinin yaşam kalitesini doğrudan etkileyen, hem fiziksel hem psikolojik boyutları olan durumlara dönüşebilir. Vajinoplasti bu durumların bir kısmı için uygulanan bir prosedürdür. Peki vajinoplasti hangi durumlarda yapılır? Gelin detaylara göz atalım.
Vajinoplasti, vajinal kanalın ve çevresel dokuların yeniden yapılandırılmasını amaçlayan cerrahi bir müdahaledir. Genellikle vajinal bölgedeki gevşeme, esneme veya doku zayıflığı gibi işlevsel ya da estetik nedenlerle uygulanır ancak operasyonun temel amacı, yalnızca vajinanın “daraltılması” değildir. Aynı zamanda vajinal kasların anatomik bütünlüğünün yeniden sağlanması, destek dokuların güçlendirilmesi ve kişinin yaşadığı fiziksel rahatsızlıkların hafifletilmesidir. Vajina daraltma sonrası cinsel ilişki genellikle iyileşme dönemi bitiminde daha kaliteli hale gelir.
Kadınlarda vajina daraltma sıklıkla vajinal doğum sonrası vajina dokusunda meydana gelen gevşemenin giderilmesi amacıyla tercih edilse de tek nedeni bu değildir. Bazı kadınlar doğuştan gelen yapısal farklılıklar nedeniyle bu operasyona ihtiyaç duyabilirken, bazıları için vajinoplasti cinsellikten alınan hazzın azalması ya da pelvik tabanda hissedilen zayıflık gibi nedenlerle bir çözüm arayışıdır. Ayrıca vajinoplasti, ileri yaşta görülebilen idrar kaçırma gibi durumların yönetiminde de destekleyici bir yöntem olarak değerlendirilebilir.
Vajinoplasti, bireysel ihtiyaçlara göre şekillenen bir cerrahi uygulamadır. Her kadının bedeni, yaşam deneyimi ve yaşadığı fizyolojik değişimler farklılık gösterdiği için bu operasyonun gerekliliği de kişiden kişiye değişebilir ancak genel hatlarıyla değerlendirildiğinde, vajinoplasti işlemi genellikle belirli başlı işlevsel ve estetik nedenlerle gündeme gelir.
En yaygın nedenlerden biri, doğum sonrası gelişen vajinal gevşemedir. Özellikle birden fazla vajinal doğum yapmış kadınlarda, vajinal kaslar ve çevre dokular zamanla esnekliğini yitirebilir. Bu durum, hem cinsel ilişkide hissedilen temasın azalmasına hem de pelvik taban desteğinin zayıflamasına neden olabilir. Bazı kadınlar bu süreci fiziksel olarak tolere edebilse de kimileri için bu değişim gündelik yaşam konforunu belirgin şekilde etkiler. Vajinoplasti, bu esneme ve sarkmaları gidererek, vajinal kanalın daha sıkı ve fonksiyonel bir yapıya kavuşmasını sağlar.
Bununla birlikte yaşlanma süreci de vajinal dokularda yapısal değişimlere yol açabilir. Menopoz sonrası dönemde östrojen seviyelerinin düşmesiyle birlikte, vajina duvarları incelir ve elastikiyetini kaybedebilir. Bu durum hem cinsel fonksiyonlarda azalmaya hem de vajinal kuruluğa yol açabilir. Vajinoplasti, bu dönemdeki kadınlar için de hem fiziksel hem psikolojik bir iyileşme sağlayabilir.
Bazı kadınlar ise herhangi bir fizyolojik zorunluluk yaşamadan, tamamen kendi bedeniyle kurduğu ilişkinin doğal bir parçası olarak vajinoplasti yaptırmak ister. Bu durumda operasyon, kişinin yaşam kalitesini artırmak, kendini daha özgüvenli hissetmek ya da cinsel ilişkide yaşadığı bazı sorunları aşmak için bir adım olarak görülebilir.
Vajinoplasti ameliyatı, kapsamı kişiye özel olarak belirlense de genellikle cerrahi açıdan kısa süren bir işlemdir. Ortalama 1 ila 2 saat arası süren operasyon, uygulamanın genişliğine, hastanın anatomik yapısına ve cerrahın tercih ettiği tekniğe göre ufak değişiklikler gösterebilir.
Ameliyat süresi kısa olmasına rağmen, işlem öncesi ve sonrası süreçler dikkate alındığında vajinoplasti bir günübirlik müdahale olarak değerlendirilmemelidir. Operasyon genellikle genel anestezi altında gerçekleştirilir ancak bazı özel durumlarda lokal anestezi de tercih edilebilir. Cerrah vajinal duvarlarda bulunan fazla dokuları çıkararak, gevşemiş kasları yeniden bir araya getirir. Bu işlem sırasında kas tonusu güçlendirilir ve vajinal açıklık daraltılır.
Vajinoplasti ameliyatı sırasında kullanılan dikişler genellikle kendiliğinden eriyen, tıbbi adıyla absorbe olabilen dikiş türleridir yani işlem sonrasında dikişlerin alınması gibi bir gereklilik genellikle olmaz. Bu dikişler vücut tarafından zamanla emilir ve doğal süreçle kaybolur. Bu sürecin süresi her bireyde farklılık gösterebilir.
Ortalama olarak, vajinoplasti sonrası dikişlerin erime süreci 3 ila 6 hafta arasında değişir. Bazı kadınlarda bu süre daha kısa olabilirken, bazı vakalarda vücut dikiş materyaline daha yavaş tepki verdiği için erime süresi uzayabilir. Süreç boyunca dikişlerin yerinde olduğunu hissetmek veya hafif batma hissi yaşamak normal kabul edilir. Vajinoplasti sonrası ilişki iyileşme süreci tamamlandıktan ve hekim onayı alındıktan sonra mümkündür. Vajinoplasti sonrası regl genellikle normal seyirde devam eder ancak hijyen açısından özen gerekir.
Dikişlerin düşmesiyle tamamen iyileşme aynı şey değildir. Dikişlerin vücuttan atılması, dokuların yüzeysel anlamda kaynaştığına işaret eder. Derin dokuların tamamen iyileşmesi daha uzun bir zaman alabilir. Bu nedenle dikişler düşse bile doktorun önerdiği süre boyunca fiziksel kısıtlamalara uyulması önemlidir.
Vajinoplasti iyileşme süreci cerrahi olarak kısa bir müdahale gibi görünse de aslında hem fiziksel hem de duygusal yönleri olan, dikkatle geçirilmesi gereken bir dönemdir. Vajinoplasti sonrası kanama erken dönemde hafif şekilde görülebilir. Genel olarak bakıldığında, işlemden sonra ilk toparlanma süreci 10 ila 14 gün arasında sürer. Bu dönemde ödem, hafif morarma ya da hassasiyet yaşanması normaldir ve çoğu kadın bu süreci evde dinlenerek atlatabilir. Vajinoplasti ameliyatı riskleri arasında enfeksiyon, dikiş açılması ve aşırı kanama bulunur.
Hem yüzeysel dokuların hem de derin kas yapıların tamamen toparlanması süreci daha uzun sürer. Bu süre ortalama 4 ila 6 haftadır. Bazı kadınlar kendilerini 3. haftadan itibaren oldukça iyi hissedebilirken, bazıları için toparlanma daha yavaş ilerleyebilir. Bu noktada bireyin yaşı, genel sağlık durumu, sigara kullanımı ve ameliyat sonrası bakım sürecine ne kadar uyum sağladığı gibi faktörler iyileşmenin hızını etkiler.
Vajinoplasti sonrası sürecin sağlıklı ilerlemesi, büyük ölçüde ameliyat sonrası bakım kurallarına ne kadar dikkat edildiğine bağlıdır. Her ne kadar operasyon kısa sürede tamamlanıyor olsa da iyileşme süreci hassasiyet ve özen gerektirir. Bu dönemde hem fiziksel sınırlar gözetilmeli hem de vajinal bölgenin hijyenine özel önem verilmelidir.
İlk olarak, cerrahın verdiği ilaç ve bakım talimatları eksiksiz şekilde uygulanmalıdır. Antibiyotikler, ağrı kesiciler ve antiseptik solüsyonlar genellikle reçete edilir ve düzenli kullanımları enfeksiyon riskini ciddi oranda azaltır. Aynı şekilde, vajinal bölgeyi kuru tutmak, dikişlerin daha kolay iyileşmesine yardımcı olur. İç çamaşırı tercihi de önemlidir, pamuklu ve hava alan ürünler kullanılmalı, dar kıyafetlerden kaçınılmalıdır.
“Vajinoplasti sonrası ne zaman ilişkiye girilir?” sorusu, çoğunlukla 6–8 hafta sonrasında hekim izniyle yanıtlanır. Lazerle vajina daraltma sonrası ilişki doktor onayına bağlı olarak genellikle kısa sürede mümkündür. Doktor tarafından önerilen süre boyunca cinsel ilişkiden, tampon kullanımından ve vajinal duş gibi uygulamalardan kaçınılmalıdır. Çünkü bu tür müdahaleler hem fiziksel baskıya yol açabilir hem de iyileşmekte olan dokuların tahriş olmasına sebep olabilir. Özellikle ilk haftalarda ödem ve hassasiyetin yoğun olduğu dönemde, bölgeyi travmadan korumak çok önemlidir.
Ağır kaldırmak, uzun süre ayakta kalmak ya da tempolu yürüyüş gibi aktiviteler de iyileşme sürecini geciktirebilir. Bu nedenle, günlük yaşam temposu mümkün olduğunca hafifletilmeli ve bedene dinlenme fırsatı tanınmalıdır. En iyi vajinoplasti doktoru hastanın ihtiyaçlarını doğru anlayan ve deneyimiyle güven veren kişidir.
Siz de vajinoplasti işlemi için Ankara’da güvenilir bir tercih arıyorsanız, Op. Dr. Esra Çabuk Cömert’den bilgi alabilirsiniz.
Kızlık Zarı Dikimi Hakkında Merak Edilenler
Sakarya Şehrinde Labioplasti Operasyonu
Sakarya Şehrinde Himenoplasti Operasyonu